Benim adım Songül ve 2014’ten beri vaftiz anneyim

Bekar bir insan olarak her zaman bir yetimin annesi olmak istemişimdir. O zamanlar çocuk doğurmak benim için bir seçenek değildi. Ve şöyle düşünmeye başladım. Bu dünyada evlat edinip büyütebileceğimiz o kadar çok yetim var ki doğurmamız şart değil. Bir çok araştırma yaptıktan sonra evlat edinme işlemlerinin 4-5 yıla kadar sürebileceğini, beklemek ve sabırlı olmak gerektiğini, ve uzun ve sıkıcı bir süreç olduğunu gördüm.

Alternatif arayışında Karama Solidairty’i keşfettim. Sponsorluk programları, aradığım özelliklere mükemmel bir şekilde uyuyordu: bir yetimin yaşam koşullarını iyileştirmeye yardımcı olmak ve uzun prosedürleri beklemek zorunda kalmadan ona bir eğitim vermek. Ayrıca yetimin kendisine tanıdık gelen bir ortamda ailesiyle birlikte kalabilmesi de çok büyük bir artıydı benim için.

Benim ilk yetimim : Maky

Sponsor olduğum ilk yetimin adı Maky’di, 6 yaşında ve Mali’de yaşıyordu. Durumu hakkında bilgi alıp fotoğrafını gördüğümde hemen bir bağlantı hissettim. Onu sık sık düşündüm ve doğum günü için ona bir mektup yazdım. Bir yıl sonra maalesef sıtmadan öldüğünü öğrendim ve bu haber beni çok etkiledi.

Başka şekilde yapma isteği …

2015 Yılında ikinci kez bir yetime sponsor olmaya karar verdim. Alimatou o zamanlar sadece 8 yaşındaydı ve annesinin yanı sıra diğer 4 kardeşiyle birlikte yaşıyordu. Maky ile yaşadığım üzücü deneyim nedeniyle, kasıtlı olarak Alimatou ile yakın bir iletişim kurmak istemedim. Ona daha iyi bakılacağını ve okula gidebileceğini bilmek beni mutlu etmeye yetti. Karama Solidarity bana her yıl haber gönderdi. Geçtiğimiz 4 yıl boyunca, her vaftiz annenin yapacağını yaptım sponsor oldum: her ay hesabımdan bir miktar para aktardım. 4 yıl sonra onunla tanışma ihtiyacı hissettim eşimle beraber gidelim görelim dedik.

Unutulmaz bir maceranın başlangıcı

Brüksel’deki Karama Solidarity’nin yöneticileri hayalimin gerçekleşmesinde bana destek oldular. Mali’deki yerel koordinatörle temasa geçtiler. 09/03/2020 tarihinde Alimatou ve ailesiyle Mali’deki İslamic Relief bürosunda tanıştım. O anda hissettiğim duyguları hala tarif edemiyorum. Kocam çok spontaneydin desede, farklı duygular hissettim: hayranlık, rahatlama, sevgi, kafa karışıklığı, mutluluk, sempati, neşe, … ve çok daha fazlası.

Brüksel’deki Karama Solidarity ve Bamako / Mali’deki İslamic Relief’ın tüm çalışanlarına teşekkür ediyorum! İşbirlikleri, örgütlenmeleri ve destekleri olmasaydı hayalimi gerçekleştiremezdim.

Herkese öneriyorum

Alimatou ile ilk görüşmemden bu yana iki ay geçti ve koronavirüs pandemisine karşı küresel önlemlerin alınmasından hemen önce geziye çıkabildiğim için kendimi çok şanslı görüyorum. Umalım ki dünya eskisi gibi olsun ve dileyen vaftiz aileler yetimleriyle tanışabilsinler. Çünkü bu, herkesin “bu dünyadan ayrılmadan önce yapılması gereken 100 şey” listesine dahil etmesi gereken bir şey!